ŞİİRE İLK ÖYKÜLER

[after_my_angel]

gerçek olupta yalanlar anlatılanda olsa
tüm düşenlerin sana sözü var mı?
bırak kesiklerine bakmayı bir kez
boşluk seni kucaklayacak eminim
unutursun belki ordaki maviyi

ya gökler maviden vazgeçerse
ya denizler
rüzgar dalga dalga hangi renge uçar
uçurtmalar sabırsızdır hangi ipi salarsın o zaman
senin mavinde yetmez
bakmaya ne gökyüzüne
bakmaya ne denizlere
bakmaya ne yeryüzüne
işte bu eksiktir, mavidir kuşkusuz

görmezsin biliyorum ki o kadar
beklenmez bir korku bu
nesiller sonrası kim bilebilir
bir el maviyi senin gözlerine koyar
uyuşuk ve uykuluda olsan
o el senin mavinide boyar

[after_my_angel]

SÖZÜM ONA
yol belli iz belli, sırası var
yolu var izi var, yakanı var
yolcu yar izci yar, atası kadar
yolcusu kadar izcisi kadar, zamanı sarar

ucunda resim,ömür ömre çizilmez
kılıç keskin,kalem kaleme kesmez
içim dışım, başım gövdeme sığmaz
gün aşırı cenkedelim,resmedelim

çukur kaz ölüm kaz lazımı olur
yaşam kaz anı kaz hatırası kalır
leyla kaz mecnun kaz aşkı tanır
beşik kaz ninni kaz dinleyen olur

başı boş aklım senle dolsun
ruhum ayyaş,dilim senle konuşsun
tadım yok karnım senle doysun
gözüm uyanık gönlüm sana dalsın

bir iki derken yıllar beni beklemiyor
bir kaç derken yıllar kime küsüyor
sna bana dedikçe kimseye yetmiyor
yıllar yıllara bir iki kelam etmiyor

[silentscream]

dostum şiirlerin çok mükemmel olmuş yılların şairi gibi yazmışsın ben sana demiştim sen her zaman büyük bir şairsin

[after_my_angel]

dostum sana ne yazayım bilemiyom
sensin benim mükemmeliyetim
çok thanks

[after_my_angel]

tacını tahtını kapta gel
ne olur gel şimdi gel haydi gel
bırak kalsın tacın tahtın
birde sana yuvarlanmasın ahım
tahtında var tacında var emin ol
sen yine gel yeter ki gel hiç bir şeysiz gel

[after_my_angel]

SEN KIRKIMDA OTUR KAL
külleniyor ömrüm
bir kırk ki neyi yaşıyoruz

yaşanacak ne kaldı
doğruya herşeyi anlattım
süslediğim ,süslendiğim güç bela ayırttığım
bir kırkım olmalı
kırk kere hatırlattığın
peşi sıra ölüm takılmaz mı ardıma
gösterdimsede seni yıllar öncesini inanmadı
kırk yaşımda olduğuma
yetmiyor artık fotoğraflar geriye ,ölüme gitmeye
daha bilmem kaç kırk kala
baksana tadı kaçtı şimdilerde

ama sen beklemedin kırkımı benim
daha başında başlarken yolcululuk
ön koltuğa kuruldunsa otur kal
bir kötü şans peyda olduysa otur kal
ben kalkayım sen otur kal
sözün, kelimelerin kahrına inat sen otur kal
böyle olurmu deme sen otur kal
bekle kırkımı belki öldüysem otur kal
bekle kırkımı ben beklemezken
sen otur kal

bir şey kırk kere istenmez
br şey kırk kez özlenmez
bir şey kırkında gözetilmez
bir şey var ki kırk oldu istedim
bir şey kırkındada bir şeydir
kırktada bir şeydir
sen kırkımda otur kal
kırkkere ,kırkından ziyade

[after_my_angel]

ÖLÜME MERAK
yüzüm karadan daha kara
bir başkası için bakıyor sanki gözlerim
yine mi sen geldin,yine mi yaklaşıyor ölüm
ölüm bana benden daha yakın

asi şeylere merak
adi şeylere merak
solmuş şeylere merak
kaybolmuş şeylere merak
herhangi şeylere merak
bu yarasından kalan son leke
yarasalar gibi kan çekiyor beni
işte bundan kırmızıya merak
ölüme merak

[samim sadık]

İTİRAF SABAHI
Az çok sabahlarına uykumuzla geldiksede
uyumadan sabahladıklarımız
kapımızda
ne farkeder bir yada beş
sırası geldiyse gitmekten çekinen kim?
kalan kalır geride
ne lazım ki bize
bir kadife zifir,yetmezse;
narasına boğulmuş keş
eşlik eder bize

şimdi başlar şehrin küfrü
soygun kokar ortalık
bir tahammülsüzlük ensemizde
ne bahar ,azıcık kokuya sinmiş
ne de sıcacık baba ocağı
püfür püfür

bir teselli asılıyken boynumuzda
nahoş gece yarısı aydınlık çaldık biz
kasıla kasıla koştuk, sokak kahırda
piyonda olduk vezirde biz
şimdi çaldıklarımız sandıkta
sandığımız ucuz bir ahırda
bir at bir eşek çalmayı unuttuk biz

biz buna karışır ederiz küfür
küfür buna yakışır püfür püfür

[samim sadık]

SAKLANAN YOKLUĞUN
sakladığını biliyorum
gecemi,gündüzümü
ver hadi ver
daha fazla kararmasın kaderim
ben bir geceyi.gündüzüne fişeklerim
kimliksizken nefesim boğazımda
bir nefes bir nefes daha
ben aslında adressizim

şimdi senin gözbebeklerim
ve yarı koyu fosfor kanatlı çakıl taşları
bu ne fitillenmiş gözbebeklerin
bu ne sağlam hala kalbin

sendede yok o kasırga
o heyecanlı yosun yeşili
bilirmisin giden niçin özlenir?
giden çünkü giden dönmesse
denizler, okyanuslar
boşboğazlıktan kirlenir

tutkuyla soluğum bana yaklaştı
keyifsiz balıkçılarla seyahat gibi
kime bırakılmış yokluğun tadı
neden, niye yanıklarım geçmiyor
bu hülya neden hala kirlenmiyor
sessizlik sensizlikten kudursun
bu garibin adresini biliyormusun?